28 Aralık 2010 Salı

Haydi Çocuklar Aşıya


Böyle bir slogan vardı benim çocukluğumda; hala var mı bilmem. İlkokulda hani korkusuzca çıkıp aşıyı ilk olan çocuk vardır ya; işte ben o çocuktum. Her seferinde öğretmenin "Bakın arkadaşına hiç korkuyor mu? Aferin."leri eşliğinde yerime döner; ertesi gün okul tatil olduğundan bir an önce eve gidip bahçede oynama hayali kurardım. Neden bilmem ama çocukluğumdan beri aşıdan korkmazdım. Belki de ertesi günkü tatilin hevesindendir; bilinmez.

Yıllar geçti aradan. Arada sırada yaptığım sakarlıklar sonucunda olduğum tetanoz aşılarını saymazsak ilk kez bir aşı oldum. HPV Aşısı... Çok korkutucu, gayet ölümcül, fazlasıyla yaygın ve bulaşıcı bir mikroptan söz ediyorum.

Bu konuda ilk bilgim 2-3 yıl öncesine dayansa da o yıllarda bu virüsün sadece cinsel yollarla bulaştığı düşünüldüğünden ilgilenmemiştim. Belki o yıllarda gerçekten sadece o yolla bulaşıyordu ve sonradan evrim geçirerek kendine başka yollar buldu; bilemiyorum; ancak artık temasla bulaştığı da biliniyor. Temas dediysem illa virüsü taşıyan kişiyle yakın temasa geçmeniz gerekmiyor; onun kullandığı ve virüsü bulaştırdığı bir cisime dokunmanız da yeterli. Örneğin klozet, kapı kolu, musluk bataryası vs. Virüs, düz zeminlerde 8 saate kadar yaşabiliyormuş.

Bu konuda uzman falan değilim. Sadece zamanında Ayşe Arman'ın yaptığı bir ropörtaj ile aklım başına geldi ve biraz araştırıp; ardından doktorumla bu konuyu konuştuktan sonra bu aşıyı olmam gerektiğine karar verip oldum.

HPV (Human Papillomavirüs), belki de çoktan tanıştığınız ancak bağışıklık sisteminizin kuvvetliliği sayesinde henüz size zarar vermemiş olan; ancak bir sonraki karşılaşmanızda belki de sizin kanser olmanıza sebep olacak olan bir virüs. Çünkü virüs deri yüzeyinde kaldığından vücut tarafından tanınıp; bir sonraki sefer için bağışıklık oluşturmuyormuş. Aşı ile vücudun bu virüse karşı bağışıklık kazanması sağlanıyor. Diğer aşıların aksine canlı ya da ölü virüs değil; virüsün dışındaki protein tabakası enjekte ediliyor. 

Bilindiği kadarıyla 100'den fazla türü bulunan HPV'nin 15'i kanserojen nitelikte olmak üzere 40 kadarı insandan insana bulaşıcı özelliğe sahip. Aşı, ilk iki dozu tanıştırma dozu; son dozu ise kalıcı bağışıklık sağlama dozu olmak üzere 3 doz olarak koldan uygulanıyor ve doktorumdan öğrendiğime göre siğillere sebep olan HPV 6 ile HPV 11'e ve kansere sebep olan HPV 16 ile HPV 18'e karşı koruma sağlıyor. Dolayısıyla aşı ile, vajinal siğillere sadece bu iki tip sebep olduğundan siğillere karşı tam korumaya; rahim ağzı kanserlerinin % 70'ine bu iki tip sebep olduğundan kansere karşı kısmı korumaya sahip oluyorsunuz. Kalan tiplerden dolayı oluşabilecek kanser ihtimaline karşı ise mutlaka yıllık kontrollerinizi aksatmamanız gerekiyor.

Tabi ki her konuda olduğu gibi bu konuda da karşıt görüşler mevcut. 2011 yılında kendiniz için bir şey yapın ve bahsettiğim virüs ile aşıyı araştırıp olup olmamaya kendiniz karar verin. İşe Ayşe Arman'ın bahsettiğim yazısını okumakla başlayabilirsiniz. Buyrunuz. Ya da HPV için hazırlanan siteyi ziyaret edebilirsiniz. Buradan buyrun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder